Haftanın Kitaplığı – 29 Aralık 2024
Okuyacak çok kitap var seçmek zor diyorsanız yeni çıkan kitaplar arasından yaptığımız derlemeye göz atabilirsiniz
İyiliksever
Yazar: Susan Sontag
Yayınevi: Can Yayınları
“Henüz mutlulukla uzlaşamıyorum. Şiddetli bir ironi gırtlağımı sıkıyor. Düşlerimi ele geçiriyor. Beni korkunç, faydasız eylemlere itiyor. Kendimi fazla ciddiye almama neden oluyor ve rüyalarımdaki suç ortakları ile akıl hocaları dışında, başka birini ciddiye almamı engelleyerek son buluyor.”
Alışıldık insani hırslardan yoksun Hippolyte, zengin, hoşgörülü babası tarafından da desteklenen genç bir adamdır. Üniversitenin üçüncü sınıfında yazdığı bir makale sayesinde arzuladığı entelektüel çevreyle tanışma fırsatı bulur ve zamanının çoğunu, birçok incelikli konuşmacının uğrak yeri olan Frau Anders’in salonunda geçirir. Çok geçmeden üniversite eğitimini yarıda bırakır. Daha sonraları bir dizi rahatsız edici rüya görmeye başlar ve bir karar verir: Bundan böyle hayatını yorumlamak için rüyalarını kullanmak yerine, rüyalarını yorumlamak için hayatını kullanacaktır.
1963’te yayımlanan ve eşsiz bir yazarı dünyaya duyuran İyiliksever eğlenceli olmasının yanı sıra rahatsız edici ve derinlikli bir anti-roman.
“Önemli bir yazar. Özellikle rüyaları ve düşünceleri gerçek bir hikâyeye dönüştürme biçimine hayranım.”
Hannah Arendt
Gölge Katil
Yazar: Alex North
Çevirmen: Aykut Cumbul
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Eğer bu sizin başınıza gelseydi, muhtemelen siz de kaçardınız…
Yirmi beş yıl önce, Paul’ün arkadaşı Charlie Crabtree, sınıf arkadaşlarını vahşice öldürdü ve hiçbir iz bırakmadan ortadan kayboldu. Paul, olaydaki sorumluluğundan ötürü kendini hiçbir zaman affetmedi. Bir daha evine dönmedi. Ta ki yaşlı annesi düşene kadar.
Artık bu kaçışa bir son verme zamanı gelmiştir. Çok geçmeden işler karışmaya başlar. Annesi evde biri olduğunu iddia eder. Paul de birinin onu takip ettiğini fark eder. Üstelik kilometrelerce uzaktaki bir kasabada, kopyacı bir katil ortaya çıkmıştır. Bunun üzerine Paul şu sorunun yanıtını merak eder: Cinayet günü Charlie’ye gerçekten ne olmuştur?
Peki bu felaketin tekrar yaşanmasını engelleyebilecek biri var mıdır?
“Yazarın yönlendirme sanatındaki ustalığı sizi etkileyecek. Bu gerilim, North’u hikâye anlatma konusunda büyüleyici bir anlatıcı olarak sağlam bir şekilde konumlandırıyor.”
– Booklist
“North, sansasyonel ilk kitabı Fısıltı Adam’ın ardından yine tüyler ürpertici bir romanla karşımızda… Yürek hoplatan bu sürükleyici kitabı elinizden bırakmak istemeyeceksiniz.”
– Publishers Weekly
Yaratıcı Düşünme Egzersizleri
Yazar: Eda Albayrak
Yayınevi: Altın Kitaplar
Limon gibi sıkılanlara
Düşünüp düşünüp duranlara
Durup durup düşünenlere
İşlerinden bunalanlara
Yollarda ömrü geçenlere
Ömrü geçip giderken durup izleyenlere
Yeni bir fikir arayanlara
Çanta içi, masa başı, sohbet arası
Yol arkadaşı, iş arkadaşı
Bir çözüm önerisi…
Yaratıcı Düşünme Egzersizleri aklınızın köşe bucağını kurcalayan, sizi zihninizin sınır boylarında dolaşmaya zorlayan bir çalışma. Öyle ki yapacağınız her egzersiz farklı bir kapıyı aralarken yeni bir şeyler öğrenecek, deneyecek ve orada yaratıcılığınızla tanışacaksınız. Üstelik bir şeyin sadece o şey olmayabileceğini alışılagelmiş kalıpların dışına çıkarak deneyimleyeceksiniz. Kelimeler sizinle birlikte dile gelecek, çizgiler yazıya dönüşecek. Hatta tersinin tersinin tersini düşünecek, gibinin aslından güzel olabileceğini göreceksiniz.
Ve dahası zıt fikirlerin bir başka fikirde buluşabileceğini, bu yeni düzlemde çok da iyi anlaşabileceğini eğlenerek, gülerek ve kendinize şaşırarak fark edeceksiniz. Eda Albayrak yine yaratıcılığın sınırlarını zorluyor. Ne duruyorsunuz, haydi aralayın kapıları!
Yuva – Beden Mesken Zihin
Yazar: Sarah Robinson
Çevirmen: Burag Garen Beşiktaşlıyan
Yayınevi: Ketebe
“Dünya tecrübemiz, zihinlerimizin içsel manzarası ile kurulmuş gerçekliğimiz arasındaki bir kaynaşmadır.” Yuva; bedenin, psikolojinin ve çevresel etkileşimin harmanlandığı bir alan olarak “yuva” kavramını ele alırken okuruna, mekânın insan yaşamındaki anlamını yeniden düşündürüyor. Bunu yaparken içinde yaşadığımız mekânların deneyimlerimizi ve algılarımızı nasıl şekillendirdiğine ve kendi bedenlerimizin, mimari tasarımın ne denli ayrılmaz bir parçası olduğuna dikkat çekiyor. Yuvayı, yalnızca dış dünyadan koruyan bir yapı olarak değil, içsel dünyamızı da düzenleyen, bize güven ve huzur sağlayan bir alan olarak tanımlayan bu çalışma, bedenin birincil mimari deneyim olduğunu vurgulayarak duyularımızın ve bedenlenmiş bilişimizin mekân anlayışımıza etkisini inceliyor. Yuva, geleneksel mimari anlayışların ötesine geçerek doğanın formlarından ve süreçlerinden ilham almanın gerekliliğine vurgu yapıyor ve aynı zamanda ışık, renk, doku gibi çevresel unsurların insan psikolojisindeki etkilerini ele alıyor. “Ey Dünya! İstediğin şey, içimizde bir kere daha gizliden gizliye doğmak değil de nedir?”
Fırtına Bulutu
Yazar: Neal Shusterman
Çevirmen: Emre Aygün
Yayınevi: Juno Kitap
“İnsanlar hatalarından ders alır. Ben alamam. Çünkü ben hata yapmam.”
İnsanları yöneten ve iyiliksever bir yapay zekâ olan Fırtına Bulutu, kusursuz bir dünyanın kusursuz hükümdarıdır ancak Tırpan Cemiyeti üzerinde hiçbir kontrolü yoktur.
Rowan’ın ortadan kaybolmasından bu yana bir yıl geçmiştir. O zamandan beri Rowan, yozlaşmış tırpanları öldürmeye başlayan bir şehir efsanesi, bir kanun kaçağı olarak anılmaktadır. Kıta genelinde onun hakkında dedikodular yayılır.
Çıraklık eğitimini tamamlayan Citra ise merhametle devşirmeye başlar ve açıkça “yeni düzen”in ideallerine meydan okur. Ancak yöntemlerinin sorgulandığını gören Citra değişime herkesin açık olmadığını ve hayatının tehlike altında olduğunu fark eder.
Eski düşmanlar ve yeni tehditler bir araya gelirken, Tırpan Cemiyeti’ndeki yozlaşma gittikçe artar ve Rowan ile Citra umutlarını yitirmeye başlar.
Acaba Fırtına Bulutu bu yozlaşmaya müdahale edebilecek mi? Yoksa bu kusursuz dünyanın çözülüşünü sadece izlemekle mi yetinecek?
Bugün İlginç Bir Şeyler Oldu
Yazar: Dicle Keskinoğlu
Yayınevi: Doğan Çocuk
Tik, tak, tik, tak… Hilmi Bey için saatler, hatta saniyeler çok önemli. Her sabah aynı saatte uyanır, kahvaltısını aynı saatte yapar, kahvesini bile tam saatinde içer. Herhangi bir sürpriz canını sıkar, hayatında hiçbir şey değişmesin ister. Ama bir gün, parkta gördüğü bir köpek, Hilmi Bey’in hayatını ummadığı şekilde değiştirir. “İnsanların diğer canlılardan üstün sayıldığı; üreten ve düşünen tarafın insanlar olduğuna inanıldığı için dünyanın sahibi olduğumuzu sandığımız bir sistemde yaşıyoruz. Aslına bakarsanız düşünen yalnızca biz değiliz.”