33
Views

Pooja Shah‘ın Huffington Post’taki yazısından çevrilmiştir.

Belki bir e-posta yazmak için yapay zekayı kullanmış olabilirsiniz. Peki ilişkinizi kurtarmak için yapay zekaya güvenir misiniz?

Şunu hayal edin: Arkadaşınızla geç kahvaltıdasınız ve evlilik sorunları hakkında konuşuyorsunuz. Arkadaşınız sorunlarını paylaşırken siz klasik tavsiyelerde bulunuyorsunuz; daha iyi iletişim, daha fazla görüşme, belki de çift terapisi denemek. Hepsi iyi öneriler ama şimdi ilişki yardım arenasında yeni bir oyuncu var: YAPAY ZEKA.

TikTok artık yapay zekayı geleneksel terapiye alternatif olarak tanıtan videolarla dolu. Bir içerik oluşturucu mükemmel metni oluşturmak için ChatGPT’yi nasıl kullanacağını gösteriyor: “Kocama beni dinlemediği için duygularımı incittiğini, ama kızgın olmadığımı anlatan bir mesaj yazmama yardım et.” Başka bir içerik oluşturucu ise terapiye parası yetmeyenler için ChatGPT’yi evlilik danışmanlığının yerine geçecek bir seçenek olarak heyecanla tanıtıyor.

Bu durum önemli soruları gündeme getiriyor: Yapay zekanın en yakın ilişkilerimizi anlamlı bir şekilde destekleyebileceği bir noktada mıyız? Yapay zeka evlilikleri gerçekten güçlendirebilir mi, yoksa sadece daha derin sorunları ele almaktan uzak hızlı bir çözüm mü? Uzmanlar evlilik ve ilişki mücadelelerinin bu araçtan nasıl faydalanabileceği ya da zarar görebileceği konusunda fikir yürütüyor.

Yapay Zeka Neden Yeni İlişki Danışmanı Oluyor?

Yapay zeka artık en yakın ilişkilerimizin hassas dokusuna sirayet ediyor ve bu duruma giderek artan sayıda yapay zeka destekli ilişki aracı da dahil oluyor.

Replika gibi uygulamalar simüle edilmiş destekleyici konuşmalar aracılığıyla yapay zeka arkadaşlığı hizmeti sunarken Paired and Lasting gibi platformlar da çiftlere kişiselleştirilmiş rehberlik ve etkileşimli sınavlar sağlıyor. Woebot gibi daha sofistike seçenekler ise kullanıcıların duygusal çatışmaların altından kalkmasına yardım etmek için bilişsel davranışçı terapi ilkelerini uyguluyor. The Ring gibi yenilikçi uygulamalar ise çiftler fiziksel olarak ayrı olsalar bile duygusal durumlarını ortaya çıkarmak için kalp ritmi ve ses tonu gibi biyometrik verileri izleyerek aralarında duygusal bir bağ yaratıyor.

Birisi en derin ilişki sorunlarını neden yüzü olmayan, dijital bir şeye emanet etsin ki?

Kurul onaylı klinik ve adli nöropsikolog Dr. Judy Ho’ya göre yapay zekayı bu şekilde kullanmanın çekiciliği çok yönlüdür: “İnsanlar yapay zekaya anında geri bildirim, anonimlik ve 7/24 erişim sağladığı için ilgi duyuyor. Ayrıca yapay zekanın büyük bir kısmı uygulamada sohbet odaklı olduğu için insanların yalnız olmadıklarını hissetmelerini sağlıyor gibi görünüyor. Özellikle kayda alınma, maliyet ya da lojistik engeller nedeniyle terapiye katılmaktan çekinen kişiler için çekici.”

Zamanla uyum sağlamayı gerektiren geleneksel terapinin aksine yapay zeka iletişim kalıplarını açarak ve ilişki dinamiklerini iyileştirmek için kanıta dayalı stratejiler sunarak anında konfor alanı yaratıyor. Çift terapisti aramak bile göz korkutucu olabilir.

Çiftler günün herhangi bir saatinde özel olarak, uygun fiyatlı ve yargılanmadan ilişki rehberliğine erişebildiklerinde, sorunlar aşılmaz hale gelmeden önce ele alma olasılıkları daha yüksektir. Bu erişilebilirlik faktörü tek başına birçok çiftin neden giderek artan bir şekilde ilişki desteğinin ilk hattı olarak yapay zekaya yöneldiğini açıklayabilir.

Gizlilik Endişeleri ve Kişiselleştirme Boşlukları Ciddi Bir Endişe Kaynağıdır

Yapay zeka erişilebilir ilişki desteği sunarken, bu dijital araçları ilişki gurusu olarak yüceltmeden önce ciddi sınırlamalar olduğunu unutmamak lazım. Dr. Ho belki de en temel kusuru vurguluyor: Yapay zeka anlamlı ilişki çalışmasının gerektirdiği nüanslı insan sezgisine, gerçek empatiye ve bağlamsal anlayışa kesinlikle ulaşamıyor.”

Ho “Yapay zeka araçları gerçek terapötik konuşmaların duygusal derinliğini ve esnekliğini değiştiremez. Travma, güven ihlalleri veya kökleşmiş öfke gibi karmaşık sorunları aşırı basitleştirebilir” diye vurguluyor. Bu herkese uyan tek beden yaklaşımı, bağlamın her şey olduğu bireysel ilişkilerin benzersiz karmaşıklıklarını ele alırken yetersiz kalıyor.

Gizlilik endişeleri bir diğer büyük kırmızı bayrağı temsil ediyor. Çiftlerin yapay zeka platformlarıyla paylaştığı mahrem detaylar, gizlilik yasalarına bağlı insan terapistlere açıklanan bilgilerle aynı korumaya sahip olmayabilir. Sık sık veri ihlallerinin yaşandığı bir çağda bu savunmasız ifşalar potansiyel olarak açığa çıkabilir.

Güney Kaliforniya Eyalet Üniversitesi’nde işletme yardımcı doçenti olan Christopher Kaufmann bu düzenleme boşluğuna işaret ediyor: “HIPAA (korunan sağlık bilgileri (PHI)’in yasal kullanımını ve ifşasını özetleyen bir dizi düzenleyici standarttır) endişelerimiz var çünkü neredeyse tüm dil öğrenme modelleri zaman içinde kullanıcı etkileşimlerinden öğreniyor. Bu nedenle gizlilik sorunları, yasa koyucular yetişmek için mücadele ederken burada gri alanda” diyor.

İnsan terapistler sıkı gizlilik kuralları altında çalışırken yapay zeka sistemleri belirsiz bir düzenleyici ortamda varlığını sürdürüyor.

Sertifikalı seksolog ve ilişkisel teknoloji uzmanı Kaamna Bhojwani, yapay zeka sistemlerinin temelde kusurlu olduğunu ve sıklıkla yanlış ya da önyargılı olabilecek bilgiler sağladığını ekliyor. Temel rehberliğin yardım edebileceğini kabul ederken yapay zekanın akıl hastalığı, intihar riski ya da kültürel açıdan hassas konular içeren kritik durumlarla başa çıkmak için gerekli donanıma sahip olmadığını kabul ediyor.

Bhojwani endişe verici bir olasılığı daha gündeme getiriyor: “Bu teknolojilerde bağımlılık yaratan, antisosyal ilişkiler kurma ve bunları insan ilişkilerinin tamamlayıcısı yerine ikamesi olarak görme riski var.”

Gerçek insan bağlantılarını güçlendirmek yerine yapay zekaya aşırı güvenmek insanların geliştirmeye çalıştığı ilişkileri potansiyel olarak zayıflatabilir. Dolayısıyla siz ve eşiniz ince buzun üzerindeyseniz yapay zekaya körü körüne bir coşkuyla yaklaşmadan önce bu sınırlamaları düşünün.

Yapay Zeka Çift Terapisinin Yerini Alacak mı? Uzmanlar Bunun O Kadar da Hızlı Olmayacağını Söylüyor

Yapay zeka ilişki araçlarının artan popülaritesi, bu dijital asistanların geleneksel çift terapisinin yerini alıp almayacağı sorusunu gündeme getiriyor. Uzmanlar yapay zekanın değerini, içsel sınırlamalarıyla karşılaştırarak henüz öyle olmadığını söylüyor.

Ho “Yapay zeka terapiyi güçlendiriyor, yerini almıyor. Geleneksel danışmanlıktan kaçınabilecek birçok kişi için bir köprü görevi görüyor” diyor.

Yapay zeka araçlarını hızlı kaynaklar sağlayarak günlük ilişki bakımını ve küçük sorunları etkili bir şekilde halledebilen ilk müdahaleciler olarak nitelendiriyor. Ama daha derin yaralarla ve yerleşik olumsuz kalıplarla karşı karşıya kalındığında insan terapistler yeri doldurulamaz olmaya devam ediyor.

Bhojwani yapay zeka modellerinin daha fazla veriyle gelişmeye devam edeceğini ve çıktılarını giderek daha karmaşık hale getireceğini kabul ediyor. Yine de yapay zekanın ilişki terapisine hakim olması konusunda şüpheci olmaya devam ediyor.

“Herhangi bir müdahalenin y da aracın bir ilişkiyi düzeltebileceğini ya da bozabileceğini düşünmenin safça olduğunu düşünüyorum. İnsanın ayırt etme yeteneği ve faaliyeti hala kritik bir rol oynuyor; özellikle soruları nasıl sorduğumuz, yanıtları nasıl değerlendirdiğimiz ve hayatımızdaki değişiklikleri nasıl uyguladığımız hakkında.”

Kaufman sınırlara dair önemli bir bakış açısı da ekliyor: “Herhangi bir ilişkide olduğu gibi anahtar nokta sınırlar belirlemektir. Bu hepimizin zorluk çektiği bir şey. Duygusal zeka becerilerini geliştirmek için yapay zeka kullanmak etkili olabilir ama kişinin davranışına odaklanmak ve bu davranışı nasıl kabul edeceğini ya da etmeyeceğini anlamak kullanıcının sorumluluğundadır.”

Uzmanlar arasında fikir birliği yapay zekanın ilişki sağlığında değerli bir tamamlayıcı araç olarak hizmet verdiği bir geleceğe işaret ediyor. Bunun için de tüm tarafların katılımının sağlanması, yardım için kullanılmasının uygun olmadığı zamanların tanınması ve gerektiğinde profesyonel yardım alınması gerekiyor.

görsel: Jonathan Raa/NurPhoto via Getty Images

Makale Etiketleri:
· · · ·
Makale Kategorileri:
MANŞET · VE DİĞER